Kip Nedir ve Ne Demek?
Kip (i. )
dilb. Bir fiilin, zaman ve şahıs kavramları dışında konuşan tarafından o fiile başka duygu ve düşüncelerin katılıp katılmadığını gösteren biçimi, fiilin çekiminden ortaya çıkan çeşitli şekillerden her biri, sîga [Bildirme ve isteme kipleri olmak üzere ikiye ayrılır].
Kip (i. )
fels. Geçici olan, değişebilen nitelik.
Kip (i. )
i. ( Orta Türk. [Oğuzca] kip “kalıp, model” )
Kip (i. )
Kalıp, örnek. ♦ yeni.
Kip (i. )
mantık. Önermelerin ve kıyâsın mümkün, zarûrî, imkânsız olma durumlarını belirtmek için kullanılan terim.
Kip (i. )
sıf. ve zf. halk ağzı. Tıpatıp, uygun. ѻ kip gelmek: Tıpatıp gelmek, uymak.
Kip Kelimesi TDK Sözlük Anlamı
Kip (felsefe)
Değişebilen, geçici nitelik, san karşıtı "Bir maddenin biçimi bir kiptir, ağırlığı ise sanlarından biridir."
Kip (isim,)
dil bilgisi Fiillerde belirli bir zamanla birlikte konuşanın, dinleyenin ve hakkında konuşulanın, teklik veya çokluk olarak belirtilmiş biçimi, sıyga
Kip
Örnek, kalıp
Kip (sıfat)
Sağlam, dayanıklı
Kip (sıfat)
Uygun, tıpatıp gelen
Kip Kelimesi Diğer Sözlüklerde Ne Anlama Geliyor?
BSTS / Dilbilgisi Terimleri Sözlüğü
(Derleme.. şekil, çekim örneği) Eylemlerde belirli bir zamanla birlikte konuşanın, dinleyenin ve hakkında konuşulanın tekil ya da çoğul olarak belirtilmiş biçimi: Bildirme kipleri, isteme kipleri vb.
BSTS / Felsefe Terimleri Sözlüğü
(Lat. modus = ölçü, kural) : (Klasik mantıkta) Tasımın çıkarım kuralları. // Her tasım belli bir kipe göre kurulmuştur ve tasımın kipi ile -> figürü arasında bir ilgi vardır.
tasım figüründe toplam olarak
tasım kipi vardır: barbara, celarent vb.
BSTS / Türk Dünyası Gramer Terimleri Kılavuzu
Azerbaycan Türkçesi: fe'l forması ~ şäkil; Türkmen Türkçesi: iişlik forması; Gagauz Türkçesi: çalım; Özbek Türkçesi: mayl; Uygur Türkçesi: mäyl; Tatar Türkçesi: nakloneniye ~ fiğıl' törkemçäse; Başkurt Türkçesi: höykäleş;Kmk: bagış; Krç.-Malk.: turuş; Nogay Türkçesi: türkîm; Kazak Türkçesi: ray; Kırgız Türkçesi: ıngay;Alt:: keber; Hakas Türkçesi: nakloneniye; Tuva Türkçesi: nakloneniye; Şor Türkçesi: nakloneniye; Rusça: nakloneniye
BSTS / Dilbilim Terimleri Sözlüğü
Bir fiile, bildirdiği zaman ve kişi kavramları dışında olarak konuşan tarafından başka düşünce veya duygular katıldığını anlatan türlü çekim şekilleri. bk. Salt kip, Gelişimli kipler, Ulaç,
BSTS / Fiziksel Kimya Terimleri Sözlüğü
Birbirine karışmadan incelenebilen titreşim ya da devinim biçimlerinden her biri.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Bitişik, yan: Şöyle kipime gel.
Kişi Adları Sözlüğü
Cinsiyet: Erkek
Uygun, uyumlu, idareli.
Sağlam, dayanıklı.
Şık, zarif, biçimli.
Kullanışlı.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Dar, sıkı: Ayakkabı kip geldi.
Uygun, ölçülü, tıpatıp gelen.
Sağlam, dayanıklı.
Biçimli, güzel, yakışıklı: Kip delikanlı.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
ET kip: sıkı; bitişik; dar; boşluksuz, kalıp gibi oturan.
kip dutmak: bitişik ve sımsıkı tutmak
kipleşdirmek: sıkıştırmak
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
İçi dolu bir çeşit yumuşak sazdan örülmüş hasır.
BSTS / Gramer Terimleri Sözlüğü
Kök ve gövde durumundaki fiilin bildirdiği oluş ve kılışın; konuşan, dinleyen ya da kendisinden söz edilen şahıslar açısından ne biçimde, ne tarzda yansıtıldığını gösteren bir gramer kalıbı, bir anlatım biçimi. başladım, başlıyorsun, tatlandırmış, yuvarlanacaklar vb. Türkçede kipler bildirme kipleri ve tasarlama kipleri olarak ikiye ayrılır. Bunlara bk.
Tarama Sözlüğü
Muhkem, iyice
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Sağlam, dayanıklı.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Sıkı, bitişik
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Sıkı, dar, sağlam
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Şık, zarif, biçimli.
BSTS / Fizik Terimleri Sözlüğü
Tel, yay, kovuk ya da dalgalı akım cevrimi gibi titreşebilen yapıların değişiksıktıkta titreşim biçimleri.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Tutumlu, kullanışlı.
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Uygun, tıpatıp gelen.
Kip Kelimesinin Diğer Dillerdeki Anlamı
- İNGİLİZCE (USA) Kip “ What is Kip ”
- ALMANCA Kip “ Was ist Kip ”
- İSPANYOLCA Kip “ ¿Qué es el Kip ”
- ÇİNCE 硖 “ 什么是奇普 ”
- FRANSIZCA Kip “ Qu'est-ce que Kip ”
- Arapça كيب “ ما هو كيب ”
- İTALYANCA Kip “ Qual è il Kip ”
- JAPONCA Kip “ 何かキープ ”
- PORTEKİZCE Kip “ O que é Kip ”
Kip Kelimesinin Braille Alfabesinde Gösterimi
K
I
P
Kip Kelimesinin Cümle İçinde Kullanımı
Bir ağızdan çıkıp (çıkan) bin dile (ağza) yayılır
Ortaya atılan bir söz çok çabuk yayılır.
Ağzını bırakıp kıçıyla (bir tarafıyla) gülmek
Alay ederek karşısındakine gülmek.
Silkip atmak
Her türlü ilgisini kesmek: ... çocuğun olmazsa bir gün bu herif seni silkip atar. -M. Ş. Esendal.
Sıkıp suyunu çıkarmak
Sömürmek.
Ekip biçmek
Tarım yapmak.
Akıp gitmek
çabuk geçmek: Ebediyete akıp giden her on senede, bu büyük millet bayramını daha büyük şereflerle, saadetlerle huzur ve refah içinde kutlamanı gönülden dilerim. -Atatürk.
Kip gelmek
Hlk. tıpatıp, uygun gelmek.
Takıp takıştırmak
özenerek süslenmek: Kız, kalk giyin, tak takıştır, diyor. -H. E. Adıvar.
Yaprak oynamamak (kıpırdamamak)
Hava rüzgârsız, çok durgun olmak.
Rüzgâr ekip fırtına biçmek
Yaptığı bir kötülüğün çok daha kötüsü ile karşılaşmak.
Bir elini bırakıp ötekini öpmek
Aşırı saygı göstermek.
Yakıp yıkmak
çok büyük zarar vermek, harap etmek: Siyasal kuruluşların lokallerini yakıp yıkmaya kalkacaklardır. -N. Cumalı.
Kalkıp kalkıp oturmak
öfke, heyecan vb. duygular sebebiyle yerinde duramaz olmak, hop oturup hop kalkmak.
Arkasından zil takıp oynamak
Birinin bir yerden ayrılmasına veya bir işte başarısızlığa uğramasına çok sevinmek.
Kılını (bile) kıpırdatmamak (oynatmamak)
Bir olay karşısında ilgisiz kalmak, en küçük bir tepki göstermemek: Yüzlerce Berlinli kendisini seyrediyormuş gibi kılını kıpırdatmadan resim yapardı. -S. Birsel.
Parmağını bile kıpırdatmamak (oynatmamak)
Bir iş için hiçbir davranışta bulunmamak.
(birini) çamurdan çekip çıkarmak
Birini kötü veya onurunu tehlikeye düşüren bir durumdan kurtarmak.
Kılı kıpırdamamak
Durum ve davranışını değiştirmemek, aldırış etmemek, umursamamak: Hikmet Bey yaman adam, dikkat ettim, hiç istifini bozmadı, kılı kıpırdamadı. -H. Taner.
Zil takıp oynamak
çok sevindiğini belli etmek: Birini buldu, ne güzel oldu diye zil takıp oynayacak mıydım? -A. Ümit.
çekip çevirmek
Hâle yola koymak, yönetmek: Zavallı madam, o sakat hâliyle nasıl çekip çevirsin bu eski binayı? -A. Dino.
çekip almak
Uzaklaştırmak, uğraşısına son vermek, koparmak: Beni tiyatrodan çekip alırken alıştığım yaşayışın giderlerini karşılayıp karşılayamayacağını sonradan anladım. -N. Cumalı.
çekip gitmek
Bırakıp gitmek, ayrılmak, savuşmak: Sırf bu parayı ödeyemiyorum diye çekip gitmesini bağışlamıyordu. -T. Buğra.
çekip vurmak
Bir anda karar verip silahla öldürmek: Eğer üstümde tabanca olsa bir iki demez çekip vururdum. -O. Kemal.
Kip Kelimesinin İşaret Dilindeki Gösterimi
K
I
P
Kip Kelimesi İle Türetilen Diğer Kelimeler
Kip İle İlgili Kelimeler ve Anlamları
Darbe genlik kiplemesi
Sayısal veri iletişiminde, bitlerin ya da bit gruplarının, çoğunlukla dikdörtgen darbelerin sınırlı sayıdaki genlik düzeyleriyle temsil edilmesine dayalı kipleme yöntemi; eşanlam: darbe genlik modülasyonu.
Darbe kiplemesi
Darbelerin genişlik, süre, genlik, evre gibi bir özelliğini giriş bilgi işaretine göre değiştirerek yapılan kipleme; eşanlam: darbe modülasyonu.
Darbe kod kiplemesi
Bir işaretin örneklenmesi, her örneğin nicemlenmesi ve bir bit katarına çevrilerek kodlanması ile yapılan kipleme; eşanlam: darbe kod modülasyonu.
Darbe konum kiplemesi
Darbelerin sürelerini değiştirmeden bilginin darbelerin zaman ekseninde konumuyla kodlandığı kipleme türü; eşanlam: darbe konum modülasyonu.
Darbe süre kiplenimi
Bir sinyalin örneklerinin genliğini, periyodik tekrarlanan darbelerin sürelerine orantılı kılınarak gerçekleştirilen kipleme türü; eşanlam: darbe genişlik kiplenimi, darbe süre modülasyonu.
Iletim kipi
Elektronik veri iletişiminin tek yönlü, yarı çift yönlü ya da tam çift yönlü yapılabilmesinin nitelendirilmesi. Optik liflerde sinyallerin, lifteki birden fazla yayılım yolu üzerinden ya da tek bir yayılım yolu üzerinden iletilmelerinin nitelendirilmesi.
Taşıma ekipmanı
Taş, toprak ve inşaat malzemelerini şantiyeden çıkarmak veya şantiyeye getirmek için kullanılan ve genellikle traktör, römork, buldozer ve kepçe gibi makineleri içeren taşıma sistemi; eşanlam: taşıma donatımı.
Kahverengi bitkipiresi
Yarımkanatlılar takımının mahmuzlu bitkipireleri familyasında yer alan, bilimsel adı Laodelphax striatellus olan, erginleri -, mm boyunda, siyahımsı kahverengi, ergin ve nimfleri buğdaygil bitkilerinde beslenip, bitkileri zayıf düşüren ve bazı virüs hastalıklarını taşıyan böcek türü.
Akışlı kip
Bilgisayar iletişim ağlarında, verilerin tutanak sınırları olmadan gönderilmesi ya da alınması; eşanlam: kesintisiz kip.
Titreşim kipi
Tınlaşımlı bir yapının boyutlarına ve sınır koşullarına bağlı olarak ortaya çıkabilen titreşimlerden biri.
Yağ terkipli pestisit
Yazlık ya da kışlık olmak üzere iki tipi olan, yazlık tipi petrol kökenli, kışlık tipi ise madensel olan, özellikle zararlı organizmaların oksijenle temasını keserek etkinlik gösteren formülasyon tipi.